BEDES Meşale Anneleri yılbaşı kutlamasında buluştu.
Sabancı Öğretmen Evi’nde gerçekleşen organizasyona İstanbul Dayanışma Platformu Başkanı Önay Alpago, İş Adamı İsmet Acar’ın kızı Funda Acar katıldı.
Toplantıda desteklerinden ötürü Önay Alpago ve Funda Acar’a teşekkür plaketi takdim edildi. Meşale Anneler’e dönem sonu sertifikaları teslim edildi.
Misafirleri selamlayan BEDES Başkanı Gülay Demirel, “Meşale Anneler projesinin bir özelliği var. Ne zaman toplanırsak mutlaka bir gündem belirleriz. Bu ay sizler Lozan üzerinde konuştunuz. Önay Alpago aramızda ve sizlerle Lozan’ın önemiyle ilgili bilgilerini paylaşacak.” dedi.
Sözlerinin devamında cumhuriyetin kazanımlarına dikkat çeken Gülay Demirel şöyle devam etti: “Bugün bizim sorumluluğumuz, ülkemize ve cumhuriyetimize hep birlikte sahip çıkmaktır. Okul öncesi eğitim tüm çocukların anayasal hakkıdır. Okul öncesi eğitim ülkemizde çok fazla önemsenmemekte. Belki dünyada ilk kez anaokuluna burs veren bir eğitim kurumuyuz. Çoban Yıldızı Projesi kapsamında anaokulu öğrencilerine burs verdik.”
Önay Alpago şöyle konuştu: “Yeditepe Üniversitesinde de bu dersin hocasıyım. Yıllardır öğrencilerime Lozan’ı en anlaşılır şekilde anlatmaya ve unutmamalarını sağlamaya çalışıyorum. Lozan deyince aklımıza ilk gelen Türkiye Devleti’nin tapusudur. Çünkü Lozan’dan önce Doğu Anadolu’da bir Ermenistan ve bir Kürdistan kurulacaktı. Akdeniz kıyıları İtalyanların, Ege ve Doğu Trakya Yunanlıların, Güneydoğu Anadolu Fransızların, Doğu Karadeniz İngilizlerin, Batı Karadeniz Fransızların egemenliği altında kalacaktı. Bize kala kala Ankara, Konya, Çankırı, Çorum gibi ufacık bir toprak parçası bırakılmıştı. Ya bunu kabul edip parçalanmış ülkenin ortasında bir avuç toprakta yaşayacaktık ya da bağımsızlığımız için Mustafa Kemal’in parolasının arkasından gidecektik. Yorgun bir millettik, savaş yorgunuyduk. 10 yıl Balkanlar’da ve Trablusgarp’ta, Birinci Dünya Savaşının tüm cephelerinde savaşmıştık. Onca yoksulluğa ve umutsuzluğa rağmen, Türkiye halkı bir büyük devrim yarattı. O askeri zafer, Lozan’da diplomatik zaferle taçlanmıştı. Lozan’da bugünkü misakı milli sınırlarımızda bağımsız yaşama hakkı ele geçirilmiştir. Lozan’dan önce kendi denizlerimizde, limanlarımızda kendi gemilerimizin Türk Bayrağı takarak ne yolcu ne de yük taşıması mümkündü. Bugün gemilerimiz Türk Bayrağı’nı takarak dolaşabiliyorsa, Lozan’da kabul edilen kabotaj hakkı sayesindedir. Eğer bir ülkenin ekonomisi başkalarının kontrolündeyse, bağımsız olması mümkün değildir. Osmanlı İmparatorluğu’nun da bir Merkez Bankası vardı ve adı Osmanlı Bankasıydı. Ancak Osmanlı Bankası Paris’teydi. Lozan’dan önce bizim nereye ne kadar tütün ekeceğimize yabacılar karar veriyordu. Dünyada ilk kez iflasını ilan eden ülke Osmanlı’dır. Lozan tüm kapitülasyonların kaldırılmasını sağlamıştır. Lozan bütün dünyaya Türkiye’nin iktisadi, adli, askeri, kültürel açıdan bağımsızlığını ilan eden ve kabul ettiren bir belgedir. Lozan İngiltere için bir utanç belgesiyken bizim için bir kıvanç belgesidir.”
Funda Acar şunları dile getirdi: “Ben de sizlerden bir şeyler öğreniyorum. Grup liderinizle kitap analizi yaparken bir sürü karakterin rolünü alıyorsunuz. Onun için kitap bir sürü duygu kazandırırken, belki empati duygumuzu çok yükseltiyor. Benim de bir kitap kulübüm var. Zaman zaman katılıp öğrenmek ve bildiklerimi paylaşmak istiyorum. Toplumuzda duyarlılığımız eksildiğini ve olaylara karşı farkındalığımızın azaldığını gözlemliyorum. Birçok olayı sıradanmış gibi yaşıyoruz. Yani uyuyoruz. Kitap okuyarak uyanacağımıza ve toplumsal vazifemizi de yerine getireceğimize inanıyorum.”