Ana Sayfa Dünya, Genel, Gündem, Kültür - Sanat, son dakika, Sür Manşet 19 Ocak 2018 2898 Görüntüleme

ERGİN KÜLÜNK ÇAMLICA CAMİ PROJESİNİ ANLATTI

İnşaat Mühendisi, İstanbul Camii Eğitim Kültür Hizmetleri Yaptırma Yaşatma Derneği Başkanı Ergin Külünk Çamlıca Cami Projesinin detaylarını anlattı.

İnşaat Mühendisi, İstanbul Camii Eğitim Kültür Hizmetleri Yaptırma Yaşatma Derneği Başkanı Ergin Külünk Çamlıca Cami Projesinin detaylarını anlattı.

Dernek Başkanı Ergin Külünk Beykoz Olay Gazetesi imtiyaz sahibi Eda Seskir ile gerçekleştirdiği söyleşide Çamlıca Cami Projesinin, hayata geçiş sürecini; özelliklerini anlattı. Türkiye’de yapılan en büyük cami projesi olduğunu söyleyen Ergin Külünk bunun sadece bir cami projesi olmadığını müze, sanat galerisi, kütüphane ve sanat atölyeleri olan bir kültür külliyesi olarak tasarlandığını belirtti.

GEÇEN SÜREDE YÜZDE 90’LIK BÖLÜMÜNÜ BİTİRDİK

“2012 senesinde dönemin Başbakanı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendinin talepleri doğrultusunda bu camiyi yapma derneğinin başkanı oldum. Dernek yönetimi olarak çok hummalı bir çalışmaya girdik. Şu an içinde bulunduğumuz külliyemizin de içinde olduğu Çamlıca Tepesi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından özel proje alanı ilan edildi. 57 dönümlük bir arsa da cami yapılmak üzere tahsis edildi.”

“Dernek olarak sadece Türkiye’deki mimarların katılabileceği bir konsept yarışması düzenledik. Konsept yarışmasından muradımız şuydu, gündüz ve gece görünümü.  Yarışmaya katılan 62 eser jürimiz tarafından incelendi.  Bize birinci eser önermedi. 2 tane ikinci, 2 tane üçüncü ve 5 tane mansiyon eseri önerdi. Biz yarışma şartnamesinde Çamlıca Tepesine klasik tarzda Selçuklu Osmanlı çizgilerini barındıran bir cami külliye yaptırmak istediğimizi bildirmiştik. Dernek yönetimimiz jürinin bize önerdiği eserler içinde şu anda inşaatını yapmakta olduğumuz eseri yapmaya karar verdi.”

“2012’nin sonlarına doğru bir basın lansmanıyla projemizi tanıttık. Hem yapacağımız eseri hem de derece alan eserleri medyayla buluşturduk. Bizim yapmaya karar verdiğimiz bu eseri iki Hanım Mimar Bahar Mızrak ile Mimar Hayriye Gül Totu tasarlamışlardı. 6 Ağustos 2013 tarihinde temel atma merasimiyle beraber inşaatımıza başladık. Geçen sürede yüzde 90’lık bölümünü bitirdik.”

BURASI SADECE BİR CAMİ PROJESİ DEĞİL

“Bu büyük bir proje. Yatayda 125 bin metrekarelik bir kapalı alana sahip. Eğri yüzeyleri de dikkate aldığınız zaman 2oo bin metreye yakın bir inşaattan söz ediyoruz.  Projemiz 6 minare, 4 fil ayağı üzerine yerleştirilen bir ana kubbe bunu destekleyen 4 yarım kubbe ve diğer kubbelerle 70’e yakın kubbeden meydana gelen bir klasik Osmanlı Mimarisi’nin devamı olan bir cami.”

“Ana kubbemiz 34 metre çapında, 72 metre yüksekliğinde. Camimizin cemaat kapasitesi halı serili alanda 25 bin insan namaz kılabilecek. İç ve dış avlu da dikkate alındığında aynı anda 63 bin insan burada ibadet edebilecek. Merkezi yerlerde yapılan camilere Cuma Cami denir. Mahalle Camileri insanların günlük ibadet ihtiyaçlarını karşılamak için evine ve iş yerine en yakın olandır. Cuma Camileri kalabalıklar içindir. Burası bir Cuma Camisi. Biz tabi ki de vakit namazında da burada 60 bin kişi olsun isteriz. Burası önemli günler için, Ramazanlar, Teravihler gibi özel gecelerde istifade edilebilecek bir mekana sahip. Elbette ki burada 5 vakit ezan okunacak; 5 vakit namaz kılınacak.”

“Burası sadece bir cami projesi değil. Cami burada yaptığımız işlerin bir bölümü. Bizim burada 11 bin metrekarelik İslam Eserleri Müzemiz var. 3 bin 500 metrekare sanat galerimiz var. 3 bin metrekare kütüphanemiz var. Bin kişilik konferans salonumuz var. 8 tane sanat atölyemiz var. Devletin yetkili birimleri sivil savunma  anlamında çok önemli bir hizmeti yerine getirecek bir proje üzerinde çalışıyor. Bu proje eğer gerekirse 100 bin insanı barındırabilecek kapalı alana sahip. Bu senenin ilk yarısında bitirmeyi hedefledik.”

BUNUNLA AKUSTİK PROJEMİZİ HAYATA GEÇİRDİK

“Mimar Sinan Usta Süleymaniye Camisini yaparken, onu padişaha gammazlıyorlar. Padişaha Mimar Sinan’ın camide nargile fokurdattığını söylüyorlar. Kanuni camiye gelip Sinan’a bu ne hal? diye soruyor. Mimar Sinan padişaha bu camide namaz kılacak kullar müezzinin okuyuşunu sağlıklı duyabilmeleri için ses tertibatı yaptığını, nargilede tütün olmadığını sadece su olduğunu söylüyor. Aynı Sinan Süleymaniye Camisinin kubbesine caminin akustiğini temin etmek için 256 tane küp koyuyor. Bizim ses danışmanımızın incelemesi sonucunda o çalışmanın bugünkü versiyonunu biz bu caminin ana kubbesinde yaptık. Ana kubbeye 232 tane 8 santim çapında, 10 santim derinliğinde delik açtık. İçine özel bir malzeme koyduk. Bununla akustik projemizi hayata geçirdik.”

BU PROJE TÜRKİYE’DE ŞİMDİYE KADAR YAPILMIŞ EN BÜYÜK CAMİ PROJESİ

“Çamlıca Tepesi bugün ciddi anlamda elektronik kirlilik yaratan bir yer. Bu elektromanyetik alan buradan kalkınca ve diğer gerekli düzenlemeler yapılınca burası 24 saat yaşayan bir yer haline gelecek. Biz de camimizin en azından belli bir bölümünü 24 saat açık tutabileceğiz. İnsanlar geç vakitte de gelip, ibadet edebilecek. Bu caminin görevlileri gelen çocukların aynı zamanda oyun ağabeyleri olmalı. Amaç camiyi çocuklara sevdirmek. Camimiz bir proje cami. Burada yaptığımız her şeyi önce tasarladık, sonra projelendirdik, sonra hayata geçirmeye çalıştık. Camimiz Selçuklu çizgilerini barındıran, Osmanlı Mimarisinden esinlendiğimiz klasik bir cami. Bu proje Türkiye’de şimdiye kadar yapılmış en büyük cami projesi. Biz ecdadın yapmış olduğu bir mahalle çeşmesiyle dahi kendimizi mukayese etmiyoruz. Onlar eserlerini bize miras bıraktı. Biz de bu eseri o eserler zincirinin peşine takabilme iddiasıyla yola çıktık. Asla diğer eserlerle yarışmak gibi bir işimiz olmadı, olamaz da. Haddimizi bilmeye gayret ediyoruz.”

“Çok özel malzemeler kullandık. Demirimiz bize özel, betonumuz bize özel. Uzun seneler yaşaması için malzeme seçiminde çok dikkatli davrandık.  Yaklaşık 50 kişilik bir ekiple bu projeyi yönetiyoruz.”

“Yaklaşık 10 imar arkadaşımız sürekli bu projeyle ilgili tasarım yapıyorlar. Sanat atölyelerimiz için düşündüğümüz geleneksel el sanatlarımız olan, hat; tezhip; minyatür gibi sanatların usta çırak ilişkisi içinde eğitimlerinin verildiği, yapılan eserlerin teşhir edildiği bir atölyeler grubu.  Burayı bir kültür külliyesi olarak tasarladık. Bitirme zamanını Ramazan olarak hedefledik. Çamlıca Tepesi Cami Projesi ama halkımız caminin ismini Recep Tayyip Erdoğan Camii koydu.”

Yorumlar

Tema Tasarım | AnatoliaWeb