Saadet Partililer Beykoz İlçe Başkanlığının düzenlediği Ahde Vefa gecesinde buluştu.
Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği Ahde Vefa gecesinde Milli Görüş Hareketi içinde kurulduğu günden itibaren çeşitli kademelerde görev yapmış ve hakkın rahmetine kavuşmuş olan dava arkadaşlarını andı.
SP Beykoz İlçe Gençlik Kolları Başkanı Serhat Kahraman’ın sunduğu Ahde Vefa gecesi Beytullah Çendeoğlu Hocanın Kur’an-ı Kerîm tilaveti ve İstiklal Marşı ile başladı.
Programda SP İl Disiplin Kurulu Üyesi Şahin Soylu’da kısa bir konuşma yaptı. Gece helva ikramı ile son buldu.
Öz Paşabahçe Düğün Salonunda gerçekleşen organizasyona İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim, İl Başkan Yardımcısı Fatih Akdağoğlu, Genel İdare Kurulu Üyesi Selman Esmerer, İl Disiplin Kurulu Üyesi Şahin Soylu, İl Başkan Yardımcısı Selman Yücel, SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz, CHP Beykoz İlçe Başkanı Aydın Düzgün ve yönetimi, CHP Beykoz gençlik Kolları Başkanı Ozan Yılmaz, İYİ Parti Beykoz İlçe Yönetimi, SP Maltepe eski ilçe Bşk. Metin Çelikhan, AGD İl Bşk. Yrd. Osman Çakar, AGD Beykoz İlçe Bşk. Rıza Gik, AGD Beykoz eski İlçe Bşk. Kutsi Yılmaz, AGD Beykoz eski Bşk. Abdurrahim Keleş, Beykoz Muhtarlar Birliği Bşk. Hüsnü Kolcu, Hak-Bir-Sen Genel Sekreteri Ahmet Alay, İSOMDER Genel Bşk. Yrd. Cihat Biçer ve Cafer Dağcı, Gümüşsuyu Spor Kulübü Bşk. Şeref Kurtuluş, Kastamonu Mutlu Köyü Dernek Bşk. Cemal Karaman, Beykozlu Ordu Mesudiyeliler Dernek Bşk. Yrd. İsmet Soner, Çubuklu Dernek Bşk. Şenel Başaran, Kastamonu Çilekçe Dernek Bşk. Engin Bağlan, Çamlıtepe Cami Dernek Bşk. Aslan Kandemir, Ardahan Eğitim Vakfı Genel Sekreteri Fuat Avşar katıldı.
KAÇMAZ: “24 HAZİRAN’DA TARİHİMİZİN EN ÖNEMLİ SEÇİMİNİ YAŞAYACAĞIZ”
Katılımcıları selamlayan İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz şunları söyledi: “Bazıları için hiçbir anlam ifade etmeyen ama bizim için anlamı büyük olan bu gecemizde tek amacı yeryüzünde hakkı ve adaleti tesis etmek için mücadele olan mücahitlerimizi anacağız. 24 Haziran’da tarihimizin en önemli seçimini yaşayacağız. Ülkenin neredeyse bütün kritik kurumlarının satıldığı, bankaların vergi rekortmeni olduğu, yabancı paraların Türk Lirası karşısında zirve yaptığı bir dönemde haksızlığa karşı başkaldıran Milli Görüşçüler olarak 24 Haziran’a kadar bize uyku yok. Bu seçimlerde en büyük avantajımız her dönem hizmet etmiş CHP ve İYİ Parti’yle birlikte hareket edecek olmamızdır.”
ESMERER: “KONUŞTUKLARI ZAMAN MANGALDA KÜL BIRAKMIYORLAR”
Genel İdare Kurulu Üyesi Selman Esmerer şu ifadeleri kullandı: “Bu dava iyinin, doğrunun hakim olması için yapılan bir mücadele. Ak Partili arkadaşlar bizi dinden imandan çıkardılar. Ak Partililere diyorum ki; siz hocanın sağlığında her türlü eziyeti yaparak ayrıldınız. Ak Parti 16 senedir iktidar. Konuştukları zaman mangalda kül bırakmıyorlar. Biz ülkenin tüm renkleriyle koalisyon yaptık ama bunlar gibi taviz vermedik. Bu ülkenin tekrar Milli Görüş’e ihtiyacı var.”
SEVİM: “SİZ, ERBAKAN HOCA HAYATTAYKEN, EN BÜYÜK İHANETİ ETMEDİNİZ Mİ?”
İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim şöyle konuştu: “24 Haziran’da adayımız Temel Karamollaoğlu’nu cumhurbaşkanı olarak seçip Erbakan Hoca’mıza olan vefa görevimizi yerine getireceğiz. Erbakan Ödülleri Gecesine birileri davet edildiği için, bunu problem edip bizi Erbakan Hoca’nın kemiklerini sızlatmakla suçlayanların en çok üzerinde durulan Uğur Dündar, Erbakan Hoca’mızın Türkiye’de başarılı olmasına en fazla katkısı olan kişilerden birisidir. Uğur Dündar’ın yaptığı ‘İşte Hayatımız’ programıyla Erbakan Hoca’mızı gerçek manasıyla tanıtma aracılığını yapmıştır. Siz, Erbakan Hoca hayattayken, en büyük ihaneti etmediniz mi? Allah’tan korkun, utanın biraz. Davasına ihanet ettiniz, Erbakan Hocayla alay ettiniz. Erbakan hocamız, tekerlekli sandalye ile hastaneye götürüldü diye şu anda Türkiye’nin bir numarası, Erbakan Hocamız ile alay etti. Bu suç değil, Erbakan hocanın çok değer verdiği Uğur Dündar’ı programa getirdik suç öyle mi? Biz adı bilmem ne partisinin bizi nasıl görmek istediğine göre kendimizi şekillendirecek değiliz. Bizim doğrularımız var.”
BİZ BU ÜLKEDE BARIŞ VE KARDEŞLİK İSTİYORUZ
“Biz bu ülkede barış ve kardeşlik istiyoruz. Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si, Solcusu-Sağcısı ile dindarıyla moderniyle açığı ile kapalısı ile kucaklaşmak istiyoruz. Bu ülkede başka türlü huzur olmaz. Saadet Partisi, 2002 yılından beri %10 barajından dolayı oy alamıyor. İnsanlar oyum boşa gidecek endişesiyle bize oy veremiyordu. Cenab-ı Allah önümüze böyle tarihi bir fırsat getirdi. Biz şimdi bunu elimizle itelim, insanlar bize yine oy vermesin biz yine mecliste olmayalım, ondan sonra da ülke bu hale gelsin. Eğer biz mecliste olmuş olsaydık, bugün bu konuştuğumuz konuları konuşmuş olmayacaktık, biz bunlara fırsat vermezdik. Milletimizi uyandırırdık. Narkozun bu kadar etkili olmasını engellerdik. Ama biz olmayınca, sesimiz duyulmayınca memleketimiz bu hale geldi.”
16 SENEDİR BU ÜLKEYİ SEN YÖNETMEDİN Mİ?
“16 yıldır bu ülkeyi yöneten kişi diyor ki; “Türkiye şahlanacakmış, küresel güç olacakmış, faiz, enflasyon, cari açık düşecekmiş, dar gelirli vatandaşların hayat standartı artacakmış, tüm fikirler özgürce ifade edilecekmiş, bireysel özgürlükler güvence altına alınacakmış, büyük projeler hayata geçirilecekmiş, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla sonuna kadar mücadele edilecekmiş. Yeni fabrikalar açılacak ve işsizlik düşecekmiş. Vergi yükü azalacakmış, kuvvetler ayrılığı gerçekleşecekmiş, yargı bağımsız olacak, adalet sağlanacakmış. Bunu kim söylüyor? 16 senedir bu ülkeyi yönetenler söylüyor. Sen kimden bahsediyorsun, bu milletin aklıyla alay mı ediyorsun? 16 senedir bu ülkeyi sen yönetmedin mi? Muhalefet partisi misin? Muhalefet partisi bunları söyler. Biz bunları söyleriz, söyleyeceğiz. Niye, 16 yıldır bu ülkeyi biz idare etmiyoruz. Biz idare etseydik bunların hepsi olacaktı. Cek-Cak demeyecektik. Bunların olduğunu ilan edecektik. Olmaması için bir sebep yok. Yapmak istemedikleri için yapamadılar. Ülkeyi kendi oluşturdukları projeler ile yönetmedikleri için, dış güçlerden aldıkları talimatlar ile IMF’in önlerine verdiği reçetelerle yönettikleri için bunları yapamadılar. Patron başka, müteahhit başka, bunlar işin sahibi değil, taşeron! Patronun ellerine verdiği projeyi uygulamak zorundalar.”
SEN TÜRKİYE’NİN CUMHURBAŞKANI MISIN? YOKSA BELEDİYE BAŞKANI MISIN?
“Sonunda da itiraf ediyorlar, zina yasasını, yasak olmaktan çıkartmakla Avrupa Birliği Uyum Kanunlarına uymak için yanlış yaptık! İstanbul’a ihanet ettik! İhanet etmeye de devam ediyoruz. İhanet etmek zorunda mısın? vazgeç, halen ihanet ediyorsun. Halen vazgeçmiş değilsin, gözünüz boş arazilerde. Buraya nasıl bir proje yaparız TOKİ’ye yaptırırız diye, helikopterle İstanbul üzerinde dolaşıp arazi arıyorsun. Sen Türkiye’nin Cumhurbaşkanı mısın yoksa Belediye Başkanı mısın? Zeytinburnu’ndan Ataköy’e kadar denizin kenarına bir bakın. Deniz kenarları betonlarla dolduruldu. Allahtan korkun! Siz Milyonların kullanma hakkı olan alanları, belli kişilere tahsis ediyorsunuz. 1 daire 10 Milyon Lira, Rant büyük!”
AÇLIK SINIRININ ALTINDA, ASGARİ ÜCRETLER İLE İNSANLAR SÜRÜNDÜRÜLÜYOR
“Açlık sınırının altında, asgari ücretler ile insanlar süründürülüyor. Böyle olunca da evde huzur kalmıyor. Aileler her gün çöküyor, boşanmalar artıyor, evlenmeler ve boşanmalar yarış halinde. En dindar aileler içinde bu geçerli hale geldi. Çocuklarımız evlenmeden boşanmayı düşünür hale geldiler.”
24 HAZİRAN BUNUN İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR FIRSAT
“24 Haziran bunun için çok önemli bir fırsat. Bizim Tayyip Erdoğan’la bir derdimiz yok ama yanlış yapıyor. Sunduğu manifestoları bugüne kadar yapamadı. Bu nedenle muhalefete çekilip, nerede hata yaptığını tahlil etmesi gerekiyor. Bizim CHP’yle yaptığımız seçim işbirliğidir. Bir ittifak değildir. Yüzde 10 barajını sıfıra indirmenin işbirliğidir.”
GİTSİN DİYENLER 1 MİLYONU GEÇMİŞ
“Bakınız kendisi milletim isterse ben giderim dedi. Bunun üzerine muhalefet partileri, genel başkanımız Temel Karamollaoğlu başta olmak üzere “Tamam inşallah” diye twit attı. Gitsin diyenler 1 milyonu geçmiş, kalsın diyenler ise 130 binde kaldı.”