Vatan Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İlker Yücel Beykoz’da ziyaretlerde bulundu.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İlker Yücel’e, Beykoz Belediye Başkan Adayı Esra İspalarlı eşlik etti. Cumhuriyet Köy halkı ile kahve sohbeti ve Kavacık Spor Kulübüne gerçekleştirilen ziyaretlerin ardından Rüzgarlıbahçe Zifiri Kafe’de muhtarlar ve basın mensuplarıyla toplantı düzenlendi.Toplantıya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İlker Yücel, İlçe Başkanı Hakan Ekiz, Beykoz Belediye Başkan Adayı Esra İspalarlı, Muhtarlar Dernek Başkanı Hüsnü Kolcu, Rüzgarlıbahçe Muhtarı Sedat Altun, Çiğdem Mahalle Muhtarı Murat Erdal, Anadolukavağı Muhtarı Serdar Lüleburgaz ve partililer katıldı.Yücel: “Şu anda Türkiye öyle bir noktaya geldi ki, üretemiyor”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İlker Yücel şöyle konuştu: “Güvenlik konusu şu anda Türkiye’nin önemli gündem maddesidir. 2014’ten önce yapılan hatalardan dolayı Türkiye şu anda bazı konularla fazlaca meşgul olmak zorunda kalıyor. Seçimlerin güvenlik konusunu konuşarak o gündemin içine giriyoruz. Diğer önemli gündem, ekonomik durum. Türkiye maalesef cumhuriyet dönemi kazanımlarını kaybetmeye başladığından itibaren plan yapma yetisini yitirdi. Şu anda Türkiye öyle bir noktaya geldi ki, üretemiyor. Önceden kendine yeten ülkeydik. Şimdi bırakın kendimize yetmeyi, her şeyi dışarıdan alıyoruz. Türkiye şu anda üretim ekonomisine geçmenin sancılarını yaşıyor. Önümüzdeki dönemdeki Türkiye Atatürk’ü keşfedecek, Atatürk’ün programlarını keşfedecek bir Türkiye olacak. Son yıllarda yaşanan olayların sonucunda Atatürk yeniden güncel. Atatürk’ün ekonomi programı yeniden Türkiye’nin önüne geliyor. Köyünün, işçinin milletin efendisi olduğu bir sisteme doğru yeniden yürümeye başladık. Trump Türkiye’yi açıkça tehdit ediyor. Doların Türkiye ekonomisindeki hakimiyetini de kırmak da yeni gündem maddelerinden birisi.”Yücel: “Genel sorunları çözemeyenler, yerel sorunları çözemezler”

Başkan Adayı İlker Yücel sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel sorunları çözemeyenler, yerel sorunları çözemezler. Çözemediler, zaten. Hazineden partilere 720 milyon para dağıtıldı. Üstelik bir bölümü de PKK’nın partisine gidiyor o paranın. Sizin vergilerinizden gelen o para seçim otobüsü, afiş gibi harcamalarla çöpe atılıyor. Güç eğer hazineden para almaksa, biz hiçbir zaman hazineden para alamayacağız. Tam tersine yetkiyi ele geçirir geçirmez hazineden para alımını ortadan kaldıracağız. Vatan Partisi adayları içinde hiçbiri hayatlarının hiçbir döneminde özel çıkarlarının peşinde koşmamış insanlar. Belediye Başkanlığı kamuya hizmet işidir. Kamuya hizmet edecek olan kişinin özel çıkar peşinde koşan mekanizmaların içinde olmaması lazım. Kartal’da çöken bina sistem belediyeciliğinin çöktüğünün göstergesidir. Vatan Partisi Kartal Teşkilatı tam 21 yıl önce o binanın çökeceğine dair o dönemin belediye başkanı hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Bizim uyarımızdan sonra Kartal Belediye Başkanı görevden alındı. Fikrin gücüne önem verilmesini istiyoruz. Reklamın gücüne değil.”Yücel: “İnsanımız bu kadar kandırılmaya çalışılmamalı”

İlker Yücel şöyle devam etti: ““Herkes şu anda sınırsız vaatlerde bulunuyor. İnsanımız bu kadar kandırılmaya çalışılmamalı. Verecekleri vaatler İstanbul Büyükşehir Belediye bütçesini geçemez. Üstelik onun yarısı da giderlere gidiyor. Vatan Partisi, rant ve beton partilerinin aksine bütçenin nasıl harcandığına dair hesabı kuruş kuruş milletin dikkatine sunacağız. Bunu diğer adaylarında yapmasını istiyoruz ve bekliyoruz. Çünkü bütün tartışma belediyenin 42 milyar 610 milyon bütçenin nereye harcanacağıyla ilgili. Belediyecilik bir kamu hizmetiyse, başkan ihale dağıtamaz. Sayıştay’ın giremeyeceği ve denetleyemeyeceği en ufak bir belediye organı olamaz.”Yücel: “Denizde rant olmadığı, iskelelerde rant olduğu için restoran oldu”

Yücel sözlerine şunları ekledi: “İstanbul’a deniz getireceğimizi söyledik. İstanbul’da elbette ki deniz var. Ancak İstanbul’daki iskeleler restoran yapıldı. İETT’nin oranlarına göre günde yaklaşık 14 milyon civarında bir yolcu hareketi var. Bunun yüzde 78’i kara yolu, yüzde 18’i raylı sistem, yüzde 3,77’si deniz kullanıyor. Biz bunun deniz ulaşımı kısmını yüzde 13’e çıkarabilirsek İstanbul trafiğinde ciddi bir rahatlama sağlayacağımızı düşünüyoruz. Bu konuda uzman danışmanlarla yaptığımız incelemelerde fark ettik ki, İstanbul’un 39 ilçesinin denize kıyısı var. Binali Yıldırım bizim bu düşüncemize karşılık, kendisinin denizci olduğunu ömrünün denizde geçtiğini söyledi. Binali Yıldırım denizci kelimesini bakanlığın isminden kaldırmış bir kişidir. Ne kadar denizci olduğuna dair sadece bundan fikir edinebiliyorum. Buradan çıkan sonuç, denizde rant yok. Denizde rant olmadığı, iskelelerde rant olduğu için restoran oldu. Plan ve denetim olmazsa belediye olmaz. Bizim en önemli vaadimiz bu. Plan ve denetim olacak. Biz cumhuriyetçiyiz. Cumhuriyet plan ve denetim demektir.”Esra İspalarlı: “Beykoz’un öz kaynakları deniz, turizm, tarım alanları ve orman”

Beykoz Belediye Başkan Aok büyük olduğunu da biliyorum. Ama bütün bunlara sağlam, kararlı bir iradeyle, topyekun parti iradesiyle yaklaşırsak kapasitemiz yeterli. Biz Silivri’de barikatları yıkan bir partiyiz. İmar sorunlarıyla, mafyayla, rantçılarla uğraşamayacak kapasitede bir parti değiliz. Beykoz’da üretim bitmiş. Ormanlar, su havzaları, tarım alanları tehlikede. Demek ki, öncül amacımız korumacılık olacak. Beykoz’un öz kaynakları deniz, turizm, tarım alanları ve orman. İmar sorunuyla ilgili partimizin ilçe sekreterinin çok önemli bir çalışması var. İncirköy, Göztepe ve Kavacık’ta kentsel dönüşüm başlıyor. Nüfus 55 binken 100 bine çıkartılması planlanıyor. Buna büyükşehir belediyesinin röportörleri bile olumsuz rapor hazırlamışlar. Yeterli donatı sağlanmadan bu planlama yapılmış. Burada gerekli düzenlemeler yokken Beykoz bu nüfusu kaldıramaz. Köylerde üretim yok. Mahalle statüsüne geçmiş. Şikayet edildiği takdirde tarım ve hayvancılık yaparsa köylü ceza alıyor. Mahalle statüsüne alınmasının sebebi ileride imara açılmasının önünde bir engel kalmaması. Biz sağlam bir iradeyle sorunların üstesinden gelecek güçteyiz.”Aksu: “Belediye buraları istimlak etmeye gittiğinde hak iddia edilemeyecek”

İlçe Sekreteri Abdullah Aksu imar sorunuyla ilgili çalışma hakkında şu bilgileri verdi: “1984 yılında imzalanan Uluslararası Tahkim Yasasına göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olanlarla yabancı uyrukluların mülk edinmesi iki farklı uygulamayla yapılıyordu. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olanlar sadece ait olduklarının kullanım hakkına sahipler. Yani hiçbir zaman mülk edinilemiyor. Fakat yabancı uyruklular onlar hem toprak mülkiyetini alıyor hem kat mülkiyetini alıyorlar hem de bu her iki mülkün bulunduğu yerdeki kat irtifakını da alıyorlar. Biz kendi ülkemizde bu yasayla kiracı durumuna düşürüldük. Bu yasaya uygun bir şekilde önümüze kentsel dönüşüm planları getirildi. Tapu tahsis belgeleri sebebiyle buraların sadece kullanım hakkı bizim. İleride belediye buraları istimlak etmeye gittiğinde hak iddia edilemeyecek. Kentsel dönüşümde araya sokulan rantçı inşaat şirketlerinin yapacağı daireler milyon dolarları bulacak. Bu Uluslararası Tahkim Yasası yürürlükte olduğu sürece kimse bu imar sorunu çözemez. Bu sorunun köklü çözümü siyasi iktidar değişikliğinden geçiyor. Bu yasayı yürürlükten kaldırmaktan geçiyor. Bunu yapacak olan tek kuvvet Vatan Partisidir.”