Sözde Müslüman din kardeşlerimiz olan Mısır, Suudi Arabistan, BAE (Birleşik Arap Emirlikleri), küresel komplonun maşası olmuş, Akdeniz Egemenlik alanları, Ege, Suriye, Libya, PKK/PYD-terör vs. gibi her alanda Türkiye’nin aleyhine, Musevi İsrail, Hristiyan Rum-Yunan ikilisi, ABD, Fransa ve diğer AB üyeleri ile işbirliği yapmaktalar… Yaşadıkları mezalim nedeniyle Türkiye’den başka kimsenin doğru dürüst sahip çıkmadığı Filistin’de bu ekibe katılması kapak olmuş…

Hadi Hristiyan’ı, Musevi’yi anlıyorum da, Müslüman Arapların bu tutumunu esefle karşılıyorum. Osmanlı’yı sattınız, Filistin’i sattınız, halkınızı sattınız, Siyonist diye İsrail’e küfür eder durursunuz, ama onun kuklası olmaya, ABD’ye taşeronluk etmeye, Müslüman kardeşinize ihanet etmeye utanmazsınız… Dinden, imandan bahsedersiniz, her türlü haltı yersiniz, nasıl insanlarsınız? Soruyorum, hiç mi ahlakınız, vicdanınız, imanınız, Allah korkunuz yok???

Bunlar, “kış kışlığını, p… p…..nu yapmaktan vazgeçmez” atasözünde olduğu gibi, Türk Düşmanlığından da vazgeçmezler, bugüne kadar yaşadıkları acılardan ders de almaz, Birinci Dünya Savaşında olduğu gibi Müslüman Türkiye’ye karşı gayri Müslimlerle işbirliği yaparlar.

ABD’nin 2003 yılında ilan ettiği Büyük Ortadoğu Projesi, Libya, Yemen, Mısır, Cezayir, Irak, Suriye gibi birçok ülkeyi istikrarsızlaştırmış, darbelere ve iç savaşa yol açarak bölgeyi kan gölüne çevirmişti. Ama PKK eylemlerine, IŞİD saldırılarına, 2009 Açılım Sürecine,  6-7 Ekim 2014 HDP-YDG-H’nin kaos yaratma çabalarına, 15 Temmuz 2016 Fetö Darbe teşebbüsü gibi bazı denemelere ve finans oyunlarına rağmen, Türkiye’de amaçlarına ulaşamadılar. Bu değerlendirmeden sonra son günlerdeki gelişmelere bakalım;

1. Yunanistan’la, Kıbrıs, Ege ve Akdeniz’de oldubittiler ile işgal ettiği 18 ada, antlaşmalara aykırı olarak silahlandırdığı adalar, Batı Trakya Türklerine baskılar, FIR hattı, karasuları, kıta sahanlığı vs. gibi sorunlar aynen devam etmekte…

2. Sözde müttefikimiz ABD, PKK’ya ve bu örgütün Suriye koluna her türlü desteği vermek suretiyle bir devletçik kurdurmaya çalışmakta. Son olarak bütün örgütleri bir araya getirmek suretiyle, 22 ülkenin bölünmesini amaçlayan BOP projesinde bir adım daha atmışlardır.  Irak ve Suriye’deki ABD ve Fransız heyetleriyle 25 sözde parti yaptıkları toplantı sonucunda “KÜRT ULUSAL BİRLİĞİ PARTİLERİ” adıyla PKK çatısı altında yeni bir örgütlenme meydana getirilmiştir. ABD, binlerce TIR dolusu silah-mühimmat ve teçhizat verdiği PYD’ye  ordu kurup silahlandırarak, PKK’yı devletleştirme yolunda önemli bir adım atmış oldu.

ABD, Suriye’nin kuzeyindeki Mesut Barzani’ye yakın Suriye Kürt Ulusal Konseyini, PKK/PYD’ye destek verme konusunda ikna etti. PKK ile Barzanici gruplar arasında nihai anlaşma, ABD’li büyükelçi William Roebuck ve Mazlum Kobani kod adlı Ferhad Abdi Şahin’in de katıldığı bir basın toplantısıyla Kamışlı’da kamuoyuna duyuruldu. Anlaşmanın 2014 yılında Barzani’nin de imzaladığı Duhok mutabakatı bağlamında sağlandığı açıklandı. Önümüzdeki günlerde Barzani ile PKK arasında yeni bir genel anlaşmanın imzalanacağı da ifade ediliyor. Buna göre, savunmada ortaklık kurulacak, sözde askeri birlikler terör örgütü YPG çatısında birleşecek. Demokratik özerklik ve kanton sistemi güçlendirilecek. ABD bölgede uyguladığı yeni stratejiyle PKK’yı diğer gurupların arasına sokarak terör örgütü olmaktan çıkarmaya çalışıyor.(1)  (DEVAM EDECEK…)

Süheyl ÇOBANOĞLU

RUBASAM Bşk. V.