Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, Beykozlu Doğu Karadenizliler Derneği’nde basın mensupları ve dernek üyeleri ile bir araya geldi.
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, Beykozlu Doğu Karadenizliler Derneği’nde basın mensupları ve dernek üyeleri ile bir araya geldi. Toplantıda katılımcıların sorularını da yanıtlayan İdris Şahin, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın selamını iletti.
Toplantıya DEVA Partisi Beykoz Kurucu İlçe Başkanı Av. Hikmet Baki, Doğu Karadenizliler Dernek Başkanı İsmet Konca, İYİ Parti Beykoz İlçe Başkanı Akif Taşdemir, DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Bahar Ekşi ve dernek mensupları katıldı.
BABACAN HİÇBİR UMUDUN KALMADIĞI BİR DÖNEMDE BU PARTİNİN KURULMASINA KARAR VERDİ
Konuşmasına Deva Partisi’nin özellikle bir sonuç olarak ortaya çıktığını ifade eden Şahin şöyle devam etti: “Çünkü ülkemizde iktidarıyla, muhalefetiyle mevcut gidişattan memnun olmayan ve geleceğe dair somut adımlar atılması gerektiği, hukuk devleti ilkelerinin çiğnendiği, temel hak ve özgürlüklerin ortadan kalktığı ve insanı yaşat ki devlet yaşasın düsturuyla siyasette yola çıkanların, devleti yaşatmak için her türlü insan hakkını ihlal ettiği bir ortamın yaşandığı bir süreçte bu parti vücut buldu. Partimizin genel başkanı hepinizin yakinen tanıdığı geçmiş dönem iktidar partisinde çok önemli hizmetlerde bulunmuş, ekonomi bakanlığı ve dışişleri bakanlığı yapmış ve Türkiye’nin ilk Avrupa Birliği baş müzakereci sıfatını üzerinde taşıyan Sn. Ali Babacan, iktidar partisinin artık ülkeye verebileceği hiçbir şey kalmadığını tam manasıyla idrak edip içinde de bu duyguları sonuna kadar yaşadı ve artık hiçbir umudun kalmadığı bir dönemde bu partinin kurulmasına karar verdi.”
“Çünkü başka bir çaremiz kalmamıştı. Çünkü muhalefet partilerimiz de mevcut iktidarın karşısında ülkedeki değişimi ve dönüşümü tam olarak sağlayamayacağına dair bir kanaatimiz oluşmuştu. Bu nedenle 9 Mart 2020 tarihinde 90 cesur yürekli arkadaş ile birlikte bu partiyi kurduk ve şu an itibariyle geldiğimiz noktada 81 ilin tamamında teşkilatlanan Türkiye’de bulunan 973 ilçenin 650’sinde teşkilatlarını kuran, 29 Aralık itibariyle de seçimlere katılabilme ehliyetini kazanan bir siyasi partiden bahsediyoruz.”
TÜRKİYE’Yİ YENİDEN MEVCUT İKTİDARIN ORTAĞI MHP İLE BİRLİKTE YOLSUZLUKLARLA, YASAKLARLA VE YOKLUKLA ANILIR BİR HALE DÖNDÜRDÜLER
“Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin sorunları partinin kurulduğu dönemden daha ileri boyutlarda ağırlaştı bunu yaşayarak hissediyoruz. Çünkü mevcut iktidar ve ortakları özellikle 2001’de ülkede var olan yolsuzluklar, yoksulluk ve yasaklarla bu mevcut iktidar ülkenin gündemini belirlemek üzere iktidara talip olmuş ve iktidar olmuştu. Bugün Türkiye’yi yeniden mevcut iktidarın ortağı MHP ile birlikte yolsuzluklarla, yasaklarla ve yoklukla anılır bir hale döndürdüler.”
“Elbette ki Türkiye daha güzelini daha iyisini hak ediyor ve insanımız Avrupa Birliği süreci içerisinde atılmış olan demokratikleşme adımları ile Türkiye’de bir nefes almıştı. Bugün itibariyle temel hak ve özgürlükler konusunda, insan hakları konusunda, kuvvetler ayrılığı konusunda, yargının bağımsızlığı konusunda kazanımlarımızı kaybetmiş olmanın maalesef ezikliğini ve bu süreçte ülkenin geldiği noktayı büyük bir kaygıyla seyreder hale geldik. Dolayısıyla Deva Partisi ve kadroları olarak, şeffaflığı esas alan temelde hukuk adalet ve eşitlik ilkesini benimsemiş ve özümsemiş, Türkiye’de siyasetin dilini değiştirmeye, siyasetin üslubunu değiştirmeye aday kadrolarla milletimizin huzuruna çıkıyoruz ve milletimizden de bu değişime ve dönüşüme öncülük etmesini ve DEVA kadrolarının da sürekli olarak milletimiz tarafından takip edilmesini özellikle istiyoruz.”
“Sn. Genel Başkanımız Ali Babacan dün tarımda olası bir iktidar değişikliğinde DEVA Partisi’nin 90 günde ve 360 günde neler yapabileceğini Adana’da Adanalı çiftçilerimize açıkladılar ve bu programı deklare ettiler. Bugün ise Konya’da Ereğli’de hububat ve tahıl ürünleri ile alakalı ve bu süreç içerisinde Konya çiftçisinin neler yapabileceği ve hububata ilişkin tahıla ilişkin önümüzdeki iktidar olduğumuz dönemde nasıl bir yol haritası izleyeceğimizi bugün kamuoyuyla paylaşıyorlar.”
“Biz de dört genel başkan yardımcısı, yirmi dört tane teşkilat kurduğumuz İstanbul’un ilçelerinde Pazartesi’den bu yana çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Teşkilatlarımızla buluşuyoruz, oradaki teşkilat mensuplarımızı dinliyoruz, esnafımızı ziyaret ediyoruz, esnafımızın sorunlarına ve dertlerine kulak veriyoruz, onların tavsiyelerini ve onların bize ilettiklerini hafta sonu itibariyle genel başkanımızla da paylaşmak suretiyle İstanbul’un geride kalan 15 ilçesinde de teşkilatlarımızı tamamlayarak İstanbul’da genel başkanımızı inşallah önümüzdeki 2 ay içerisinde bütün vatandaşlarımızla buluşturacağız. Bütün ilçelerimizi ziyaret edeceğiz ve bunların başında da tabi ki boğazın incisi Beykoz geliyor. Beykoz’da bugün muhteşem bir teşkilatlanma sürecini gerçekleştiren başkanımıza teşekkür ediyoruz. Bizi teşkilatımızla buluşturdu, orada onların siyasetten beklentilerini, ülkeden beklentilerini ifade eden nitelikli bir grupla Deva Partisi’ni Beykoz’da temsil edeceğini görmüş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”
DEVA PARTİSİ OLARAK ÖNCELİĞİMİZ GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİ İNŞA ETMEK
“Genel anlamda teşkilatlanmamız ve parti politikalarımızla alakalı düşüncelerimizi paylaştık, Deva Partisi olarak siyasette ötekileştiren bir dili, kutuplaştıran bir üslubu asla kabul etmiyoruz. Seksen dört milyonun bir ve beraber olduğuna kardeş olduğuna seksen dört milyon vatan evladının yedi yüz seksen altı bin kilometre kare vatan toprağında iştirak halinde mülk sahibi olduğunun, asli vatandaşı olduğunun bilinci içerisindeyiz. Ve bu seksen dört milyonun bu ülkenin kötü gidişinden de müşterek ve müteselsil sorumlu olduğuna inanarak bu siyaseti yapıyoruz. Dolayısıyla farklılıklarımız bizim zenginliğimiz olarak kabul edeceğiz. Değişim ve dönüşümün de mutlak suretle demokratik yollarla olması gerektiğinin altını kalın çizgilerle ifade ediyoruz. Eğer bir değişim gerçekleşecek ise bu ülkede sandıkta gerçekleşecek. Ve siyasilerin de siyaset yaparken bir yere talip olurken kendisinin hukukla sınırlı olduğunu bilerek, süreyle sınırlı olduğunu bilerek oturması gerektiğini ifade ediyoruz.”
“Şu an itibariyle ülkeyi yönetenlerin kendisini hukukla sınırlandırmadığını ve oturdukları koltuktan hiç kalkmayacak üzere oturduklarını, demokratik şuur ve bilincin olmadığını ve mevcut anayasaya ve yasalara bağlı olarak da hareket etmediklerini, gücün kişiyi yozlaştırdığını bildiğimizi, mutlak gücün ise tamamen kişiyi yoldan çıkarttığını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile gördüğümüzü ifade etmek istiyoruz.”
“Deva Partisi olarak önceliğimiz güçlü bir demokrasi inşa etmek. Bunun yol ve yönteminin de geçmişteki arızalı yönlerini giderdikten sonra parlamenter sistem olduğuna inanıyoruz, parlamenter sistem noktasında görüş beyan eden bütün siyasi partilerle ikili müzakere, görüşme ve diyalog içerisinde olacağımızı ve değişimin de güçlü bir demokrasi vurgusuyla sistem değişikliğine yönelik olarak ilk seçimde gerçekleşeceğine inanıyoruz.”
TÜRKİYE GENELİNDE 110 BİN CİVARINDA BAŞVURU OLDU
DEVA İstanbul İl Yönetimi’nin görevden alınmasına ilişkin soruyu yanıtlayan İdris Şahin, İstanbul genelinde partide görev almak için çevrimiçi olarak 26 bin başvuru aldıklarını söyleyerek şöyle devam etti: “Türkiye’deki il başkanları atamasını bu başvurular üzerinden yaptık. Türkiye genelinde 110 bin civarında başvuru oldu. Biz seksen bir ilin yaklaşık %75-80’nine yakının il başkanları atamasını bu internet üzerinden yapılan müracaattaki isimler üzerinden tercih ettik. Ben de dokuz tane ilin teşkilatlanmasını gerçekleştirdim.
İstanbul’da bu şekilde oldu. Birol Ayan Bey, kendisini ifade ettikten sonra son derece demokratik yollarla kuralım istedik. İlçelerin kurulumu, fikir birliği noktasında sorun yaşadık. Kendisinin talebi üzerine İl’deki 41 yönetim kurulu arkadaşımızı dinledik. Mevcut yapının uzun vadede devam edemeyeceğini rapor ettik. Deva partisinin yol almasını kolaylaştırmak için böyle bir karar aldık. Yönetimdeki arkadaşlarımız yeni yönetimlerde de görev alabilirler. Ancak bundan sonraki süreç içerisinde Deva Partisi İstanbul’da yeni bir isimle mevcut yönetimdeki arkadaşların da içinde bulunacağı yeni bir heyetle yoluna devam edecek, geri kalan on beş ilçemizin kuruluş yetkisinin de on beş tane kurucu üye arkadaşa değil yeni atanacak il başkanımız ve daha kısıtlı bir kurucu heyete verilmek suretiyle inşallah tamamlamış olacağız Dolayısıyla bu arkadaşlarımızın şu anda bahsettiğimiz süreçte de il yönetiminde yer alabilir.”
MEVCUT İKTİDARDAN MİLLETİN TAM MANASIYLA ÜMİDİ KESTİĞİNİ TESPİT ETMEMİZ ÜZERİNE BU PARTİYİ KURDUK
DEVA Partisi olarak toplumun bütün kesimleri üzerinde bir anket yapıldığını söyleyen Genel Başkan Yardımcısı, “ Mevcut iktidar partisinden umudunu kesen çok ciddi bir kitlenin olduğunu ancak bunların mevcut muhalefet partilere de yeterince yönlenmediğini, yeni bir siyasi parti kurulması halinde burayı tercih edeceğine dair bir kanaat hasıl olduğu için ve mevcut iktidardan milletin tam manasıyla ümidi kestiğini tespit etmemiz üzerine bu partiyi kurduk. Ancak bundan sonraki süreç içerisinde Türkiye genelindeki tüm teşkilatlanmalarımızı tamamlamadan kendi adımıza bir anket yaptırmanın doğru olmadığı kanaati genel merkez yönetim kurulunda oluştu ve bu nedenle özel bir anket yaptırmadık. Lakin bize müracaat eden 110 bin müracaatın içerisinde 40 bin tanesine özel olarak mektup gönderdik. Ve onlara şu soruyu sorduk, bizimle şu an siyaset yapmak istiyorsunuz, evveliyatında hangi siyasi partiye oy verdiniz, eğiliminiz neredeydi, buradan istediğiniz nedir, bundan sonraki süreç içerisinde bizden nasıl bir adım atmamızı istiyorsunuz, kimlerle hareket edelim, nasıl bir duruş sergileyelim gibi 40 bin deneğimize yaklaşık dört beş sayfalık bir anket formu gönderdik.”
“Bu anket formumuza bütün sorularımıza cevap vererek dönen arkadaş sayımız 18 bin civarındaydı. Bu 18 bin üyenin, bize gönüllü olarak müracaat edenlerin yaklaşık % 32’sinin AK Parti’ye geçmiş dönemde oy vermiş seçmen kitlesi olduğunu tespit ettik, % 20 civarında Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermiş bir seçmen kitlesinin var olduğunu, %12 civarında İYİ Parti’ye geçmiş dönemde oy vermiş şu an itibariyle Deva Partisi’nde gönüllüyüm teşkilatlarda görev almak istiyorum diyen %10, MHP’den %10, diğer partilerden de HDP’den de yaklaşık %8-9 civarında Deva Partisi’nde siyaset yapmak istiyorum diyen bir kitlenin olduğunu gördük.” Şeklinde konuştu.
BU ÜLKENİN LİDERİ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
İdris Şahin, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın kendi fotoğrafının siyasi partide kullanılmaması noktasında bir ilkesel karar aldığını belirterek, “Dedi ki bu ülkede bir tek lider var onun dışında geri kalanlar genel başkan olarak bulunur. Bu ülkenin lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk, onun dışındaki fotoğrafların il binalarında ilçe binalarında teşhir edilmesi beni rahatsız ediyor. Belki yanlış anlaşılıyor, özünde iyi niyetle başlıyor bu fotoğrafçılık işi ama sonrasında neredeyse yöneticileri tiranlaştırıyor. Dolayısıyla ben bunu istemiyorum diyerek fotoğraflarını dahi kullandırtmadı.”
“Çoğu yerde yaptığımız anketlerde şunu görüyoruz, Deva Partisi’nin ismi ile Ali Babacan’ın örtüştüğü an şu an en yüksek oran %58’e çıktı. Ali Babacan’ı %95’in üzerinde kitle tanıyor Türkiye’de. Ama DEVA Partisi’nin varlığından haberi olan kesim henüz daha %52-53 civarındaydı geçtiğimiz ay. Biz bunu öncelikle büyükşehirlerde İstanbul, Bursa, İzmir, Antalya, Ankara gibi büyükşehirlerde bütün teşkilatlanmamız tamamlandıktan sonraki bir on on beş gün içerisinde bir kampanya yapmayı, Ali Bey’in fotoğrafıyla DEVA ile bir reklam kampanyası arkasından da tüm Türkiye genelinde seksen bir ilde bir kamuoyu anketi yaptırmayı düşünüyoruz, ondan sonra bizimle alakalı nasıl bir oy dağılımı var, vatandaşın ne kadarı bize itibar ediyor bunu o zaman ölçebiliriz.”
BAYRAM GÜNÜ BİLE BİZİMLE BAYRAMLAŞMAYI KABUL ETMEYEN BİR SİYASİ GELENEK OLUŞTURDULAR
Önümüzde ki seçimlerde DEVA Partisi aday çıkartmayı düşünüyor mu, yoksa mevcut ittifaklardan hangisi ile hareket etmeyi düşündükleri yönünde gelen soruya cevap veren Şahin şöyle konuştu:
“Mevcut sisteme göre tek başına elbette belki ilk turda aday çıkartabilirsiniz, ama ikinci durumda farklı bir yol haritası çizmek gerekliliği doğabilir. Biz şu an itibariyle öncelikle ülke sathında tamamında eksik bulunan ilçeler de dahil olmak üzere teşkilatlanmamızı tamamlamak ve siyasi kimliğimizi inşa etmekle meşgulüz. Ama seçim kararı verildiğinde tabi ki konuşacağız.
Bayramda bayramlaşmak istediğimiz ancak olumsuz geri dönüş aldığımız iki siyasi parti var. Birisi AK Parti, diğeri MHP. Bayram günü bile bizimle bayramlaşmayı kabul etmeyen bir siyasi gelenek oluşturdular. Biz siyasette diyalogu uzlaşıyı hoşgörüyü hakim kılmak için yola çıktık ve siyasetin dilini üslubunu değiştireceğiz diyoruz. Ötekileştiren, ayrıştıran, vatandaşlar arasında kalın çizgiler çizerek birbirine nefret diliyle hitap eden bir anlayışla yarın aynı görüntüyü vermek bizim kendimizi inkar anlamına gelir. Biz böyle bir yola tevessül etmeyiz.”
YANLIŞ ŞEYLER YAPIYORSUNUZ, BU BİR SİSTEMSİZLİK, SİSTEM DEĞİL
“Ancak malumunuz bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle birlikte oluşabilecek yapılar, tamamen seçimlere yönelik bir çalışma. Seçim kararı alınır, ben 2023’e kadar kalacağı kanaatinde değilim. Anayasa komisyon başkan vekilliği yaptım. Bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi parlamentodan geçerken bunun altında imza sahibi olan arkadaşları bizzat telefonla aradım, “Yanlış şeyler yapıyorsunuz, bu bir sistemsizlik, sistem değil. Aramızda hukukçu arkadaşlarımız var, yönetim sistemleri üçe ayrılır: Başkanlık sistemi, yarı başkanlık ve parlamenter sistem. Oysa şimdi milletin huzuruna getirdiğinizin adı sistemsizlik. Başkanlık diyorsunuz, başkanlıkta tam bir kuvvetler ayrılığı olur oysa siz tüm kuvvetleri bir elde birleştiriyorsunuz. Burada bir hata yapıyorsunuz. Mevcut anayasa değişiklik teklifinizin içerisinde cumhurbaşkanının gelecek seçimdeki statüsünü ve nasıl aday olacağına dair bir ibare koymamışsınız? Burada yarın yüksek seçim kurulundan adaylığınız dönebilir.” Diyerek uyardım. Ve o arkadaşların söylediği cevap şuydu: “Biz burada sihirli bir formül bulduk. Cumhurbaşkanı bu yöntemle aday olamazsa anayasa 116. Maddenin 3. Fıkrasına göre meclis seçim kararı alır ve bir sefer daha aday olur.” Onlar da şunu biliyor ki mevcut anayasaya göre cumhurbaşkanı iki sefer üst üste aday oldu. Bu anayasada o maddede değişiklik olmadığı müddetçe kendisinin tekrar aday olabilme imkanı yok. Ancak 116. Maddenin 3. Fıkrasına göre bir erken seçimi alınır, parlamento seçimlere götürürse o takdirde Sn. Cumhurbaşkanı’nın tekrar bir sefer daha aday olabilme imkanı var. Onu da şu anda kendilerine sağlayabilecek nitelikli sayısı yok.”
İTTİFAKI SANDIKTA MİLLET İLE YAPACAĞIZ
“Lakin muhalefet partileri asla seçimden kaçamazlar eğer seçim istiyorsa mecliste muhalefette o eksikliği üç yüz altmış sayısını doldurmakla yükümlüdür. Biz parlamenter sisteme dönüş noktasında diyaloğa iş birliğine hazırız. Bunun dışında Türkiye’nin kadınlarının sorununda gençlerinin sorununda eğitim sorununda ekonomik sorunların çözümü noktasında muhalefet blokunda ve iktidar da taleplerimize cevap vermesi halinde her türlü ikili mülahazalara iş birliğine çalışmaya hazır olduğumuzu yine ifade ediyoruz.”
“Seçim ile alakalı şu anki fikrimiz, biz herkes ile görüşeceğiz, müzakere edeceğiz, tartışacağız ama ittifakı sandıkta millet ile yapacağız diyoruz. Yani milletimiz bize nasıl bir yön nasıl bir istikamet çizecek, o gün seçim kararı alındığında kurullarımızla tek başımıza mı girmemiz lazım, yoksa millet ittifakı blokunun içerisinde mi yer almamız lazım noktasında oturup o gün konuşacağız. Bugünden konuşmanın erken olduğunu düşünüyorum. Bizim parlamentoda grubu bulunan veya bulunmayan tüm siyasi partilere kapımız açık, her konuda ikili bazda üçlü bazda oturup müzakere etmeye açığız. Meşru yollardan milletin helal oylarıyla parlamentoya girmiş olan herkes ile görüşürüz. Bir tek kriterimiz ve istisnamız var, parlamentoda grubu bulunan partiler arasında Türkiye’nin üniter yapısına terörle arasına mesafe koymasına bunlara salık veriyoruz. Diyoruz ki “Terörle aranıza mesafe koyun, terörü meşrulaştıran bir söylem içerisinde olursanız biz sizin muhatabınız değiliz.” Ama parlamentoda görüşme, ziyaret etme, gelip gitme, belirli konuları görüşme, biraz önce söyledim. Mesela parlamenter sistem ile alakalı Cumhuriyet Halk Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi ile bizden de temsilci vermek kaydı ile ikili görüşmeleri yapıyoruz. Bunun dışında başka konularda da bir iş birliği çağrısı olursa her zaman bu tür partilerle hazır olduğumuzu ifade ediyoruz.”
