Ana Sayfa Sür Manşet, Yazarlar 14.10.2021 1599 Görüntüleme
Mehmet Mahmut YILDIZ

ŞAHLANIŞ HAREKETİ GENEL BAŞKANI

ALTI MI DEĞERLİ ÜSTÜ MÜ

Son yıllarda memleketimizde giderek artan bir biçimde, taş ocakları, madencilik ve HES projeleri tartışılmakta. Kaz Dağları, Ordu Fatsa, Artvin Cerattepe‘deki altın arama faaliyetleri, Ülkenin her yerinde ama özellikle Karadeniz’de  gündeme getirilen HES projeleri, doğal afetler ve son bir yılda giden yüzlerce can. En acı olansa bunları göre göre uslanmayan yaşayan ölü olmuş adı şanı, makamı büyük kürsü beyleri ve elbette ki vicdanı küçük, cüzdanı büyük yağmacılar.

Bu saldırıdan elbette ki İlimiz Ordu ve ilçemiz Mesudiye de nasibini aldı ve almaya devam ediyor. Yüzlerce maden ve taş ocağı ruhsatı dağıtılmış kim olduğu bile belli olmayan yağmacılara. Bunlar, ellerinde ruhsatlar, atalarımızın kanlarıyla suladıkları, şehadetleriyle vatan yaptıkları topraklarımızı daha büyük yağmacılara pazarlamak için dolaşıyorlar.

Bu yağmacılar ki yıllar önce memleketi işgal etmeye yeltenen ve geldiklerinden rezil biçimde gönderilen eli silahlı, üniformalı düşmanlardan daha tehlikeli. Çünkü ellerinde silah taşımıyorlar ve üniformaları yok.

Üniformaları, silahları yok dedimse de var aslında. Memleketteki iktidar sahipleri devletin polisini, jandarmasını görevlendiriyor bu yağmacıları korumak için. Bu görevliler, toprağını korumaya çalışan köylüleri kendi topraklarından kovuyorlar. En acı olan da bu maalesef.

Bu projeleri savunanlar, “Milli servet toprağın altında duracağına çıkaralım. Dere orada boşuna akıp duruyor HES yapıp elektrik üretelim” diyorlar. Diyorlar da çıkarılan altındaki devlet payının yüzde beş olduğundan haberleri yok ya da bunu bilerek gizliyorlar. Altın üretiminde kullanılan siyanürün dünyanın en tehlikeli zehri olduğu ve yıllarca havamızı, toprağımızı, suyumuzu zehirleyeceğini söyleyenlerse susturuluyor.

Dünyanın teknoloji satarak zengin olan yağmacılarından Bill Gates ülkesinde ve dışarda bir milyon dönümden fazla toprak satın alırken bizim avallar, ahırdaki ineğini, hatta toprağını satarak onun ürettiği telefonu almak için sıraya giriyorlar. Bilmiyorlar ki üç gün aç-susuz kalan biri yarım ekmek, bir bardak su için on bin liralık telefonunu verir. Bilmiyorlar ki dünyanın en stratejik ürünü toprak ve su. En hayati sektör ise tarım.

Dünyada iki buçuk milyarı aşkın insan açlık çekiyor. Temiz suya ulaşamıyor. HES projeleri yalnız HES değil üstelik. Konunun asıl boyutu su. Sen HES izni verdiğin şirkete suyunu satıyorsun aslında. Türkiye su fakiri bir ülke üstelik. Göllerimiz kuruyor, yeraltı suları çekiliyor. Çölleşme giderek artıyor. Pek çok kişi, bundan sonraki savaşların SU SAVAŞI olacağını söylüyor. Gelişmiş ülkeler, uzayda yeni yerleşim yerleri kurma çabasında; ama biz hala zenginliği toprağın altını, üstünü satmakta arıyoruz.

Bu ülkenin vatandaşları, pazar artıklarını, çöp bidonlarını karıştırıyorlar utandıkları için yüzlerini saklayarak. Biliyorlar ki bu sahnenin asıl sorumluları, utanmayı unuttular. Ve bu ülkede milyonlarca dönüm tarım arazisi boş. Ekip biçmekte inat eden cezalandırılıyor. En basit kimyasal olan gübreyi dışarıdan alıyoruz. Türkiye gibi bir ülke gübreyi, hayvan yemini ve gıda ürünlerini nasıl dışarıdan alır? Akıl alır gibi değil.

Ayıptır efendiler. Yalandan yerlilik, millilik, vatan-millet nutukları atmayın. Bu yurdu korumak yalnız silahla olmaz. Toprağımızı korumakla, ekip biçmekle olur. Sen de biliyorsun ki tohumsuz, fidesiz, fidansız bıraktığın toprak senin olmaktan çıkar ve yağmacıların eline geçer. Bunu bilerek, isteyerek yapıyorsun.

Siz değerli vatandaşlarım. Köyde yaşayan nüfusumuz % sekiz bile değil. Onların da çoğu üretimden kopmuş. Market müşterisi olmuş. Üstelik yaş ortalaması 55. Bu ihtiyarlar mı doyuracak karnımızı? Bu ihtiyarlar mı koruyacak vatan toprağını?

Yağmacılara “Artık yeter” demenin zamanıdır. Toprağa dönme ve sahip çıkma zamanıdır. UNUTMA Kİ VATAN TOPRAĞININ ÜSTÜ ALTINDAN DAHA DEĞERLİDİR.

  1. MAHMUT YILDIZ ŞAHLANIŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANI

Yorumlar

Tema Tasarım | AnatoliaWeb