DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
EY GAFİL…
Cumhur İttifakı Ortağı olarak TBMM’ne giren Hür Dava Partisince (HÜDA PAR) Diyarbakır’da düzenlenen “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayının” sonuç bildirgesi, adeta TÜRKİYE’yi BÖLME” bildirisi gibi olmuş. Yasalara aykırı, başkası yapsa suç olacak içeriğiyle toplumda tepkiye yol açtı.
Büyükşehir Öğretmenevi’nde düzenlenen çalıştayın açılışında konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Kürt meselesi kimine göre terör, şiddet ve asayiş meselesidir; kimine göre de bölgesel, ekonomik geri kalmışlık meselesidir; kimine göre ise meselenin özünde Kürtlerin varlığının, kimliğinin inkar edilmesi vardır. Meselenin sebebi, tarihi kökleri ve çözüm önerileri konusunda farklı düşünceler ve fikirler olsa da bu meselenin var olduğu ve mutlaka çözüme kavuşturulması gerektiği konusunda herkes hemfikirdir.” İfadesiyle düşüncelerini açıkladı.
Sonrasında konuşan ve Şeyh Sait’i öven bir şahıs, Atatürk ve silah arkadaşlarına “en büyük hain” diyerek hakaret etti.
14 Mayıs 2023 seçimlerinde AKP listelerinden meclise giren ve terör örgütü Hizbullah hakkında net bir duruş sergileyemeyen Hüda- Par’lı Faruk Dinç, mecliste yaptığı konuşmada Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Kemalizm hakkında hakaretamiz ifadeler kullanmış ve Kürt sorununun sebebi olarak Kemalizm’i işaret etti.
Sonuç bildirgesi ise nereden baksan çok sorunlu…
– “Kürdistan’da yaşayan tüm insanlar” demekle etnik bölücülük yapan bu bildiri doğrudan dış güçlerin maşası olan bir zihniyetin ürünüdür.
– Anayasa’nın değiştirilemez maddelerine dokunulması.
– Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin Türk olduğu tanımlamasından vazgeçilmesi,
– “Eşit vatandaşlık”, yani etnik unsurların Anayasa’da yer alması.
– Devlet diline hâkim olan ırkçı, dışlayıcı ve inkârcı söylem tüm mevzuattan, literatürden ve eğitim müfredatından çıkarılmalıdır.
– Resmi dil Türkçe’nin değiştirilmesi.
-“Kürtlerin büyük bir saygıyla andığı Şeyh Said’e ve Kürt alimlerine yapılan zulümlerden dolayı devlet adına özür dilenmesi[1]”
Bu durumda HÜDA-PAR ile aynı şeyleri isteyen Bölücü Terör Örgütü arasında ne fark kalıyor?
Bu memleket için askerlik yapan, vergi veren, tarlada, bağda, bahçede, fabrikada, askerde canını, malını ve geleceğini ülkesi ve milleti için feda etmekten çekinmeyen TÜRK MİLLETİNİN günahı veya suçu ne?
Hem bu ülkenin nimetlerinden en çok siz yararlanacaksınız, hem de Türk Milletinin değerlerine dil uzatmaya cüret edeceksiniz. Siyasi kadrolarda aşırı ve olağanüstü sayıda kadroyu tekelinize alacaksınız, ondan sonra mağduriyetten bahsedeceksiniz. Her alanda ve her fırsatta mikro milliyetçilik ekseninde ırkçılık yapıp, kendi vatanında ikinci sınıf durumuna düşürülmüş, geçim derdi peşinde ağzını açmaya fırsat bulamayan Türk insanını suçlayacaksınız… Vatandaşın size itibarı olmaz, yürüyün gidin….
Süheyl ÇOBANOĞLU
RUBASAM Başkanı
[1] Şeyh Said İsyanı, 13 Şubat 1925’te Musul-Kerkük sorunun çözümü için Türkiye’nin müdahil olacağı süreçte, İngilizler tarafından kışkırtılarak Türkiye’nin dikkatini ve gücünü içeriye vermesine sebep olarak, Musul ve Kerkük’ün kaybedilmesine yol açmıştır.
Yorumlar
Benzer Yazılar
-
CUMHURİYETKÖYSPOR’DA ARA VERMEK YOK!
-
KAVACIKSPOR KARLI SAHADA NEŞE SAÇTI!
-
Beykoz’da Yangın Mağduru Aile İçin Örnek Dayanışma
-
TÜRK FUTBOLU NEREYE GİDİYOR
-
EY GAFİL…
-
Mahir Taştan: “Beykoz Belediyesi Karla Mücadelede Görev Başında”
-
Beykoz Dernekler Birliği, Yangın Mağduru Aileyi Başkan Köseler ile Buluşturdu
-
Beykoz’da okullar 1 gün daha tatil edildi (21 Şubat Cuma)
-
Beykoz’da Kar Engeli: Maç Tatil Edildi, Polisler Sahaya İndi
-
BEDES’ten Yenimahalle’ye Yeni Kütüphane: Kadriye Olgar Kütüphanesi Açıldı
-
AK Parti’den Beykoz Belediyesi’ne Eleştiri: “Beykoz Hizmet Bekliyor”
-
A.HİSARI İDMANYURDU İŞİ KISA KESMEK İSTİYOR !