DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Münferit Tatile Giderse
HAVA DURUMUNU SÖYLEMEZSEN TATİLE GELMEM
Bu kez telefondaki ses, Münferit Tatilci bir hanım:
– Gülşah Hanım, 1 ay oldu hala dönüş yapmadınız?
– Pardon hanımefendi, kiminle görüşüyorum?
– Hatırlamadınız mı ben Fatoş, Adana’dan aramıştım. Rahat 1 ay olmuştur, numaramı da aldınız. Sizden geri dönüş bekliyorduk?
– Kusura bakmayın hanımefendi, inanın hatırlayamadım. Benden ne ile ilgili dönüş bekliyordunuz?
– Hava durumuyla ilgili.
– Nasıl yani hava durumu derken?
– Bayramda Bodrum’a tatile geleceğiz ama havalar o dönemde nasıl oluyor bilemiyoruz. Antalya ile Bodrum arasında kararsız kaldık. Size sormuştum, bana dönüş yapacaktınız. Bir ay oldu aramadınız hala, bayram yaklaşıyor?..
– Hanımefendi, merakımı mazur görün ama bir şey soracağım. Siz bana hava durumunu sorduğunuzda ben size ne demişim ki? “Hava durumunu öğrenip size geri dönüş yapacağım.” tarzında bir şey söylememişimdir mutlaka, değil mi?
– Tam o tarz bir cümle olmadı ama bizim için bir şeyler yapabileceğinizi, ileri ki tarihler için Bodrum’un hava durumlarına bakabileceğinizi belirttiniz o zaman.
– (Allah beni nasıl biliyorsa öyle yapsın o zaman.) Hanımefendi, kesin ortada bir yanlış anlaşılma olmuş. Ben o şekilde bir şey söylemem, sizi de 1 ay bekletmem. Zaten size göre 1 aydır beklettiğime göre Temmuz 18'ne konuşmuş olsak, bayram dönemine yani, 2 ay sonrasının hava durumunu öğrenebileceğim bir departmanımız henüz yok.
– Anlaşıldı bayramda Bodrum’da havalar kötü olacak söyleyemiyorsunuz. Teşekkürler, biz de Antalya’ya bakarız artık!..
Şaka mı bu ya! Hava durumu raporu veremediğim için, havanın kötü olacağını zannediyor.
MÜNFERİT OLMAK YA DA OLAMAMAK!
– Gülşah Hanım, dün otelden sizin adınızı verdiler. Sizinle görüşmem gerekiyormuş, ancak 3 saat boyunca aradım ama ulaşamadım size?
– Yanlış bir yeri mi aradınız acaba, çünkü bugün gelen tüm telefonlara baktım ben?
– Hayır, şuan aradığım yeri aramıştım.
– Herhalde öğle arasına denk geldi kusura bakmayın, nasıl yardımcı olabilirim?
– Siz öğle yemeğini sabah 6.30’da mı yiyorsunuz?
– Sabah 6.30’mu?.. Pardon siz, beni sabah 06.30’damı aradınız!?.
– Evet, hem de 2 – 3 saat boyunca üst üste aradım.
– Hanımefendi her yerde olduğu gibi mesai saatlerimiz, 09.00’da başlamaktadır. Aradığınız saat dilimi içerisinde, satış ofisi olarak maalesef ofiste olmuyoruz.
– Neyse konumuz bu değil!
– (İyi de konuyu bu şekilde sen başlatıyorsun.) Peki, nasıl Yardımcı olabilirim?
– Ben rezervasyonu mu ayarladım zaten, sizin x otele
– “x Otel” mi, iyi de orası bizim otel değil ki hanımefendi?
– Aaa, peki oradan neden sizin adınızı verdiler!..
– İnanın hiçbir fikrim yok, kiminle görüştüğünüzü bilemem ki?..
– Çok tuhaf gerçekten, boşa vaktim çalındı…
– …..?
Bu tripler de beni bitirecek abi. Hem sen sabahın köründe daha horozlar ötmeden ara, hem yanlış oteli ara, ama tuhaflık bizde olsun… Valla bu hayatta Münferit olmak varmış…
Yorumlar
Benzer Yazılar
-
Beykoz’da ağaç devrildi… İnsanlar felaketten kurtuldu
-
Beykoz’da kış tedbirleri masaya yatırıldı
-
Beykoz Kaymakamı Galatasaray Başkanını kabul etti
-
İHH Beykoz Temsilcisinden Başkan Köseler’e destek ziyareti
-
Beykoz’un Ayna Derneği’ne en iyi çıkış yapan ödülü
-
Beykoz Adliyesi’nde yeni tayin ve terfiler
-
A.HİSARI KARTAL DEPLASMANINDAN MUTLU DÖNDÜ 3-1
-
A.HİSARI İDMANYURDUSPOR’DAN UYARI VAR
-
KAVACIKSPOR CENKER VE BURAK İLE 3 PUANI KAPTI 2-0
-
AKOM’dan Beykoz’a aşırı lodos ve sağanak uyarısı
-
Beykoz Anadolu Isparta maçı canlı yayınlanacak
-
Beykoz Belediye Başkanı’na destek ziyaretleri sürüyor