DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
DURUM
Türkiye’nin her zaman çok yüksek tempolu olan gündemi son gelişmelerle öyle bir yoğunlaştı ki, yetişmek mümkün değil.
Dış ilişkilerimiz dikkat çekici kırılmalar yaşıyor. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını yumuşatmak amaçlı kara para aklamak suçlamasıyla Mart 2016’da ABD’de tutuklanan Azeri-Türk işadamı Rıza Sarraf’ın AKP’li bazı siyasiler ve bürokratlar aleyhine yaptığı açıklamalar, PKK ile ilişkileri olduğu ileri sürülen bir ABD Konsolosluk çevirmeninin tutuklanmasının ardından ABD’nin Ankara’daki Büyükelçiliği’nde görev yapan Türk vatandaşı Metin Topuz’un FETÖ ile ilişkisi olduğu iddiasıyla tutuklanması, Türkiye’nin Rusya’dan alacağı S400 füze sistemi gibi konular ABD’yi çok rahatsız etti.
Türkiye ise, Cumhurbaşkanlığı korumaları için ABD’nin tutuklama kararı, 15 Temmuz darbe girişiminin elebaşısı FETÖ Başı Gülen’in iade edilmemesi, parasını ödediği bazı silahlar verilmezken, Suriye’de PKK/PYD’ye yapılan yüklü askeri destek (4500 TIR dolusu silah ve mühimmat verilmesi), güneyimizde Suriye topraklarında oluşturulmak istenen Kürt devleti gibi konular sebebiyle çok rahatsız.
Bu tablo ABD ile stratejik ortaklığın sadece lafta kaldığına işaret ediyor…
Halbuki 20 OCAK 2009’da ABD Başkanlık görevini devralan Obama ilk yurt dışı seyahatlerinden birini 6 NİSAN’da Türkiye’ye yapmış ve Türkiye’nin uluslararası sorunların çözümünde Batı’nın ortağı olarak oynadığı küresel rolü, jeopolitik ve stratejik önemini vurgulayarak AB’ye üye yapılması çağrısında bulunmuştu. Nereden nereye!!!
Bugün ise ABD Dışişleri Bakanı Tillerson yaptığı açıklamada; “NATO müttefiki olarak Türkiye’den, NATO müttefiklerinin ortak savunmasına öncelik vermesini istiyoruz. İran ve Rusya, Türk halkına, Batı ülkeleri camiasına üye olmanın sağladığı ekonomik ve siyasi faydaları sağlamaz” diyecek kadar ilişkilerin bozuk olduğuna işaret ediyor.
ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi gereği 23 ülkenin sınırlarını değiştirme ve etnik ve mezhep kökenli yapay devletçikler oluşturarak, Araplar karşısında hem İsrail’i rahatlatma, hem de bölgenin kontrolünü sağlamak üzere kendine yeni müttefikler edinme amacıyla yaptığı askeri operasyonlar yüzünden Ortadoğu kan denizine dönüştü. Hedeflerine adım adım ilerleyen küresel gücün Türkiye için niyetinin samimi olmadığı ortada. Biz de söylem ve davranışlarımızla zemin oluşturunca hasımlarımızın ekmeğine yağ sürmüş olmuyor muyuz!!! Her şeyi üst akla bağlamak, yandaş olmayan herkesi FETÖCÜ, Hain, alçak, müfteri ilan etmek sorunu çözmediği gibi insanlarımızı ötekileştirmekte karşıt cepheye itmektedir. Halbuki gün birlik ve beraberlik günüdür, herkesi kucaklamak ve ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğumuzu tüm dünyaya göstermek zorundayız…
Süheyl ÇOBANOĞLU
RUBASAM Bşk.V.
Yorumlar
Benzer Yazılar
-
Beykoz’da ağaç devrildi… İnsanlar felaketten kurtuldu
-
Beykoz’da kış tedbirleri masaya yatırıldı
-
Beykoz Kaymakamı Galatasaray Başkanını kabul etti
-
İHH Beykoz Temsilcisinden Başkan Köseler’e destek ziyareti
-
Beykoz’un Ayna Derneği’ne en iyi çıkış yapan ödülü
-
Beykoz Adliyesi’nde yeni tayin ve terfiler
-
A.HİSARI KARTAL DEPLASMANINDAN MUTLU DÖNDÜ 3-1
-
A.HİSARI İDMANYURDUSPOR’DAN UYARI VAR
-
KAVACIKSPOR CENKER VE BURAK İLE 3 PUANI KAPTI 2-0
-
AKOM’dan Beykoz’a aşırı lodos ve sağanak uyarısı
-
Beykoz Anadolu Isparta maçı canlı yayınlanacak
-
Beykoz Belediye Başkanı’na destek ziyaretleri sürüyor