Saadet Partisi Ümraniye İlçe Başkanlığı 6’ncı Olağan Kongresi, Ümraniye Semazen konferans salonunda Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.
Düzenlenen kongrede katılımcılara seslenen Saadet lideri Temel Karamollaoğlu, “Bylock’tan dolayı haksızlığa uğrayan insanları hükümet umursamıyor. Biz bunları dile getirdiğimizde bazıları, siz FETÖ ağzıyla konuşuyorsunuz diyor. Peki, ben de diyorum ki, siz bunları 10 yıl boyunca koynunuzda beslemediniz mi? Ülkemizde artık suçlu, güçlü haline geliyor. Biz bunlara elbette itibar edecek değiliz. Ama doğruya doğru, yanlışa yanlış demek zorundayız” dedi.
Saadet Partisi Ümraniye İlçe Başkanlığı 6’ncı olağan kongresini düzenlendi. Kongre, Ümraniye Semazen konferans salonunda yoğun katılımla gerçekleştirildi. Düzenlenen kongreye Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, Saadet Partisi İl Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Yaman, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Abdulkadir Çelebi, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Şaban Aydın, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Yaşar Kangel, İstanbul Muhtarlar Federasyonu Başkanı Kadir Balta’nın yanı sıra çok sayıda parti üyesi katılırken, Saadet Partisi Ümraniye İlçe Başkanı Yusuf Yüksel ve ekibi kongre için hazır bulundu.
VATANDAŞIMIZ MAĞDUR EDİLDİ
Ümraniye ilçe kongresinde Partililere seslenen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Ben sözlerime Mustafa Yaman kardeşimle başlamak istiyorum. Tam yarım yıl olmuştu kendisinden ayrılalı, o da medrese-i Yusufiye’de sabır göstererek çok şükür aramıza katıldı. Elbette sonuçlanan bu güzel olayın bir de emektarı olan Antalya İl Başkan Yardımcımız Avukat Ali Aktaş Bey ve ona teknik olarak, yardım eden ekibinden Allah razı olsun. Ayrıca on bir bin insanımızın haksız yere tutuklu kalmalarını gündeme getirerek, ispat etmiş ve başarmışlardır. Bylock ’tan dolayı birçok vatandaşımız mağdur edildi. Hatta Cumhurbaşkanımız bunlar için, altı ibadet ortası ticaret üstü ihanet olarak nitelendiriyor.15 Temmuz kalkışmasından bu yana 18 ay geçti ve bu sebepten dolayı ülkemiz OHAL içerisine girdi. Arkadaşlar bu böyle gitmez. Bu şekilde ülke yönetilmez. Evet, bir kalkışmayla karşı karşıya kalmak ayrı bir şeydir. Haklılık noktaları elbette vardır. Ancak haksız yere insanların mahkûm edilmesi de Cenab-ı Hak katında büyük cezaya ve gazaba sebep olabilecek bir iştir” şeklinde konuştu.
HAKSIZLIĞA UĞRAYANLARI HÜKÜMET UMURSAMIYOR
“Haksızlığa uğrayan insanları hükümet umursamıyor” diyen Saadet lideri Karamollaoğlu, “Böyle bir kalkışmadan sonra kurunun yanında yaşta yanabilir, ne yapalım yanarsa yansın diyorlar. Biz de diyoruz ki, siz de Cenab-ı Hakk’ın katında yanarsınız. Bizlerin bu şekilde açıklamalarına karşılık ‘bak bak bunlarda FETÖ ağzıyla konuşuyor’ diyorlar. Peki, ‘10 yıl boyunca FETÖ’cüleri koynunda besleyenler siz değil misiniz? Bu musibeti siz sarmadınız mı vatandaşın başına? Sizin hiç suçunuz yok mu?’ ya hu konuşurken biraz insan olun, adam olun, ne söylediklerinize dikkat edin. Kardeşlerim, yapılan ithamlara hiçbir şekilde itibar etmeyin. Ülkemizde artık suçlu, güçlü haline geliyor. Biz bunlara elbette itibar edecek değiliz. Ama doğruya doğru, yanlışa yanlış demek zorundayız” şeklinde ifade etti.
HÜKÜMET, İSLAM ÜLKELERİNE İSRAİL’İ KABUL ETTİRMİŞ OLDU
Partililere ABD’nin aldığı Kudüs kararını değerlendiren Karamollaoğlu, “Bildiğiniz üzere yakın zamanlarda ABD, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etmişti. Bu karar dünyada Elhamdülillah infial uyandırdı. Bu olaylar yaşanırken, İstanbul İl Başkanlığımız havanın kötü koşullarına rağmen büyük bir mitinge imza attılar. Miting günü sağanak yağmura rağmen çok şükür, binlerce kişiyi toplamayı başardık. Biz düzenlediğimiz bu mitingde hükümetten bir takım taleplerde bulunmuştuk. Hatta Cumhurbaşkanı’nda dönem itibariyle İslam İşbirliği Teşkilatının dönem başkanı olması bizleri biraz olsun umutlandırmıştı. İstanbul’da toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı, bu konuyu telin etti. Ancak, hemen arkasından Doğu Kudüs’ü de Filistin’in başkenti ilan ettiler. Bu karar öyle bir karar ki, güya İsrail ve Amerika’yı telin ederken, İsrail’i tanımayan ve kabul etmeyen İslam ülkelerine İsrail’i tanımalarına neden oldular. Siz bir yerde Doğu Kudüs Filistin’in derseniz Batısını da İsrail’e vermiş olursunuz ki öyle de oldu. Ancak Doğu Kudüs iki bin dönümlük araziyken, Batı Kudüs ise on altı bin dönümlük arazidir. Bir karar alırken, biz de aldığınız kararların yanlış olmaması için uyarıyoruz. Ama ne hikmetse bazıları hemen karşımıza dikiliyor. Neden kafaları karıştırıyorsunuz?’ diyorlar. Yok, efendim biz kafaları karıştırmıyoruz. Sizi netleştirmeye çalışıyor, ne yaptığınızı bilin istiyoruz. Türkiye bu tür algı yöntemleriyle yönetiliyor. Çünkü hükmet ne kadar yanlış yaparsa yapsın zeytinyağı gibi üste çıkıyor ”ifadelerini kullandı.
KUDÜS İÇİN, BİZ 1980’DE DIŞİŞLERİ BAKANI’NI DÜŞÜRDÜK
“Biz Milli Görüşçüler 1980 ihtilalinden önce İsrail Kudüs’ü başkent ilan etti. Biz de 27 milletvekili olarak dönemin Dışişleri Bakanı hakkında gen soru vererek düşürdük” diyen Karamollaoğlu, “Biz bu konulara çok hassas olmalıyız. Birleşmiş milletlerde alınan kararı zafer olarak adlandırmayın karar ABD’nin ülkeleri tehdit etmesine rağmen başaramadığı bir iş olmuştur. Bizim zaferimiz Kudüs kurtulduğunda olur. Bunun için hadiselere yaklaşırken, sağduyulu yaklaşmayı ve alınan kararların sonuçlarına da tedbirler koymalıdır. Bu hususta biz polemik oluşmasını istemiyoruz. Ancak, birilerinin de zafer kazanmış edasıyla bu milleti kandırmalarına müsaade edemeyeceğimizi belirtmek istiyorum. Biz bu konuları kutuplaşmanın malzemesi olmasın da istemiyoruz. Bir başka konu ise yeni çıkacak olan kanun hükmündeki kararnamedir. Bu kararnamede öyle bir madde var ki, sivil vatandaşın affedilmesine yöneliktir. Darbe girişimi sırasında silah kullanan ve normal şartlarda suç teşkil eden hadiselerin affına yöneliktir. Ancak kullanılan öyle bir ifade ki ileri de oluşacak bir problemde bu yasaya dayanarak birçok kişinin bunu suistimal etmesinin önünü açıyor dedik. Bunun üzerine Adalet Bakanı’ndan hemen bir açıklama gelmişti. ‘Gerekli düzenlemeler yapılır, yanlış anlaşılma oldu demişti.’ Bu açıklamanın ardından Başbakan çıkarak ‘madde de düzeltilecek bir husus yok’ diyerek konuyu kapattı. Bu tehlikeyi gören bizler de peki, ne olur oraya iki kelime eklesen de bu sorunlar ortadan kalksa diyoruz. Ama hükümet bundan faydalandığı için şiddetle kaçıyor. Çünkü, dertleri gerginlikten faydalanarak oy artırmaktır” dedi.
ARTIK RANTA DEĞİL, YATIRIMA YÖNELİN
“Ülkemizde yeterince yatırım yapılmıyor” diyen Saadet Lideri Karamollaoğlu, “Ülke de gerekli yatırımlar yapılmadığı için, sürekli dış ticarette açıklar veriyoruz. Sürekli ihracatımız artıyor, 159 milyar dolar oldu deniyor. Peki, ithalatımız ne kadar? Niye bunun 200 milyar doları geçtiğini söylemiyorsunuz? Sen gelirim bu kadar artmış derken, giderini takip etmezsen işte böyle düzeni tutturamasın. Bu sebeple hükümette ki arkadaşlarımız ülkeyi yönetemiyor. Sürekli ranta çalışıp belli bir kesimin kasasını doldurmanın peşindeler. İstanbul’u mahvettik dediniz. Evet, halada mahvetmeye devam ediyorsunuz. Şimdi Haliç’e 10 kat daha yüksek binalar verildi. Neden verdiniz? Geçenlerde havalimanına giderken, Zeytinburnu’n da 20 kat 30 kat binalar dikmişler. Ya hu Allah’tan korkun, yani kim buna izin veriyor? Nasıl izin veriyorsunuz? Utanma duygunuz yok mu sizin? Emin olun bundan daha rezil bir durum olamaz. Utanma duyguları yok, kimin ne kadar orada rantı var. Hadi söyle desem söyleyemezsin. Sadece İstanbul’a özgü değil, geçenlerde aynı durum Trabzon’da vardı. Denizin dibine binaları dikmişler. Kardeşlerim bunlarda şehircilik denen bir bilgi yok. Ülke yönetimi desen hiç yok. Öğrendikleri sadece bir iş var. Rant peşinde koşmak, başkada anladıkları bir şey yok bunların. Sen işsizliği iş adamlarına 1 kişi daha fazla al diyerek, çözemezsin. Bu iş böyle iş adımlarına rant sağlayarak işsizliği çözemezsin. Buradan teşkilatımıza sesleniyorum. Gayretli çalışmalar yapacaksınız ve herkese ulaşacaksınız. Çünkü Saadet Partisi, yönetime geldiğinde elinde diplomayla iş arayan kimse kalmayacak. Herkesi iş sahibi yaprak işçi değil, işveren işçiyi arayacak hale getireceğiz. Bu sebeple ülkenin en iyi yönetilmesini istiyorsanız Saadet Partisini iktidara getirmek zorundasınız. Ülkemiz ancak Saadet Partisiyle huzur ve refaha erecektir ”şeklinde konuştu.
YAMAN: “GENÇLERİMİZ CEZAEVLERİNDE ERİYİP GİDİYOR”
Kongrenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Saadet Partisi İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Av. Mustafa Yaman ise, “Ben kendi mesleğim itibariyle ve Saadet partisi İl yönetim kurulu üyesi olarak, daima adalet arayışında olan biriydim. Ancak, cezaevine girdiğim de karşılaştığım manzara gerçekten içler acısıydı. Daha 20–21 yaşına girmemiş gençlerimiz gözlerimizin önünde eriyip gidiyordu. İnanın vicdanınızın sızlamaması mümkün değil gençlerin kapalı alanlarda, beton yığınlarının arasında çıldırdıklarını gördükten sonra. Dışarıya çıkıp, Saadet Partisinin şimdiye kadar yaptıklarından daha çok çalışmasının gerektiğini idrak ettim. Bizim için alınabilecek en büyük derslerden birisiydi. Paçamızdan tutuşmuş gibi can havliyle gençlerimiz oraya düşmeden onları kurtarmamız gerekiyor. Uyuşturucu tuzağına, cinayet, hırsızlık ve gasp gibi tuzaklara düşmeden onları burada kazanmak bizim en önemli görevlerimizden biridir” dedi.
SEVİM: “BİZ DAVAMIZI KOLTUK KAPMAK İÇİN DEĞİL, ALLAH RIZASI İÇİN YAPIYORUZ”
Saadet Partisi Ümraniye İlçe Başkanlığının 6’ncı olağan kongresine katılan Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, “Ümraniye İlçemizin 6’ncı olağan kongresinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bizler yaklaşık 45 yıldır bu siyaseti yürütüyoruz. Değerli kardeşlerim bizler bu kutlu mücadeleyi neden yapıyoruz ve gayemeyiz nedir? Değerli kardeşlerim bizler bu kutlu mücadeleyi neden yapıyoruz ve gayemeyiz nedir? Bizler Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı, Belediye başkanlığı ve birtakım makam koltuklarını işgal etmek için bu davayı yürütmüyoruz. Bu mücadelede tek gayemiz var o da sadece Cenab-ı Allah’ın rızasını kazanmak içindir. Bu ülkede bu topraklar üzerinde inandığımız şekilde yaşayabilmek için, bu davanın mücadelesini veriyoruz. Bu ülkede artık inandığımız gibi yaşamak adeta 90 derece döndürüldü. Bizler artık Müslümanca yönetilmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.